İngilizce Öğrenirken En Sık Yapılan Hatalar

İngilizceni en üst seviyeye taşımak ve geliştirmek istediğini biliyorum. İngilizce öğrenirken en sık yapılan hatalar makalem tam da bunun üzerine . Hatta genelde en çok dile getirdiğin meşhur o cümleleri duyuyorum gibi; “Aslında benim ingilizcem iyi, karşımdaki kişi ne anlatıyorsa anlıyorum fakat onunla bir türlü konuşamıyorum.” Bu yüzden kendimden de pay biçtiğim bu yazıda bazen isteyerek bazen de istemeden yaptığımız İngilizce öğrenirken en sık yapılan hatalara bakacağız. Bakalım hatalarımız nasıl düzeltilirmiş ve nasıl daha iyi ingilizce konuşulurmuş çözümleri masaya yatıralım.

İngilizce Öğrenirken En Sık Yapılan Hatalar Listesi;

İngilizce Konuşurken Türkçe Düşünme, Gramer Sandığın Kadar Önemli Değil.

İngilizce öğrenirken en sık yapılan hataların ilki ana dilde düşünmek. Her ne kadar anadilin Türkçe olsa da bu kafadan çıkman lazım. İngilizce konuşmak için İngilizce düşünmek şart. Çünkü Türkçe eklemeli bir dil ve cümle yapısı özne-nesne-yüklemden oluşuyor. İngilizce ise bükümlü (çekimli) bir dil ve cümle yapısı özne-yüklem-nesne şeklinde. Gevşe, rahatla ve yanlış olsa bile cümle kurmayı dene. Emin ol kaybetmeden kazanamazsın. Bir yabancı sana “Sen ver ekmek bir” gibi yanlış bir cümle kursa bile ne istediğini anlıyorsun. Bu yüzden aynısını sen de yap.

“Kelime Bilgim Yeterince İyi.” Deme!

İngilizce öğrenirken en sık yapılan hatalardan ikinicisi az kelime bilgisine sahip olduğunu düşünmen. Türkçede bile yaş 30 iken hala yeni kelimeler öğrenebiliyoruz. Nasıl olur da ekstra olarak gelişmek istediğin bir dilde yeteri kadar çok kelime bildiğini düşünebilirsin, değil mi? Evet, temelinde yeterince günlük dil bilgin olabilir ama İngilizcede bazı kelimelerin birden çok anlama sahip olduğunu unutma. Her gün 10 ingilizce kelime daha öğren. Nerelerde nasıl kullanıldığına bak.

İngilizce Konuşmak İçin Delice Bir Özgüvene Sahip Ol.

Hiçbirimiz bir şeyleri anne karnında öğrenmiyoruz. Araç sürmek, yemek yapmak, yüzmek hatta konuşmak. Türkçeyi nasıl sonradan öğrendiysek ilk adım hep başlamak ya da maruz bırakılmaktan geldi. Kendini İngilizceye maruz bırak.

Nasıl ki arabayı kaldırırken ilk başlarda hareket ettiremediysek, yüzerken nasıl battıysak, koşarken nasıl düştüysek yanlış konuşmadan öğrenmemiz mümkün değil. Kimse kusursuz değil. Çekinmene gerek yok.

Anadili İngilizce Olanlarla İrtibat Kur, Çok Eğlenceli Olduğunu Göreceksin.

Piyasada bir sürü tanışma uygulaması mevcutken internet bu kadar iletişime açık bir dünya iken bunu kullanmaya ne dersin? Tanışmalısın, gerekirse turistik bir yerde isen yüzyüze bir iletişim kurmaktan çekinme. Kendine hem bir arkadaş hem de bir lisan hediye edeceksin.

“Ezber”leme, Gerçekten “Öğren”

Bizzat okul hayatımda ezber yaparak hep yüksek notlar elde ettim ama şu anda çeyreğini hatırlamadığımı söylersem yalan olmaz. Ezber sadece günü kurtarır. İngilizce öğrenmek bir ciddiyet gerektiyor. Kolaya kaçma ve sıkı çalış. Öğrenmeye niyet ettiğini kendine ispatla.

Pratik, Pratik, Pratik!

Her şeyin başı muhakkak pratik ve tekrar. Kas hafızası eylemleri akılda tutar ama temel düzeyde daha önce o yeteneğe sahip olduğu şekilde gerçekleştirir. Yani sen bırakırsan o da bırakır. Her gün kendine zaman ayır en azından bir bölüm dizi izle. Bir paragraf yazı oku. Yoğun bir tempon varsa bile 30 dakika pratik yapmak için yeterli olacaktır.

Çeviri Uygulamaları Konuşmasın, Sen Konuş.

Tabii ki de destek şart. Bu tip uygulamalardan maksimum yararlanmak lazım fakat aşırıya kaçtığı zaman ezbere kaçacağını unutma. Uygulamalar bizi tembelleştirir. Kuryelik hayatımda konum uygulaması kullandığım vakit sokakları hatırlayamadığımı fark ettim. Kullanmadığım zaman etrafı daha iyi gözlemleyip daha çok sokak adını hatırlıyor idim. Her ne kadar hayatımızı kolaylaştırsa da bu uygulamaların hayatımızı yaşamalarına müsaade etmeyelim. Kelimelerini ve düzenlerini kendin seç. Yanlışın var mı diye kontrol et. Bu şekilde daha faydalı olacaktır.

Aceleye Hiç Gerek Yok.

Kısa zamanda başarılı olmak maalesef masallarda olan ya da talihinin de yardımıyla binde bir elde edilen bir şeydir. Eğer doğaüstü yeteneklerin yoksa sakin olmalısın. “Ya ben çalışıyorum, pratik de yapıyorum ama bir türlü öğrenemiyorum.” dememelisin. Zamanla daha çok oturduğunu fark edeceksin.

Seçeneklerin Kısıtlı Olduğunu Düşünme, Özgürsün…

Videolar, öğreti yazılar, kişiler, oyunlar, uygulamalar, kurslar, diziler, filmler, şarkılar ve benzeri bir çok kaynak var elimizde. Hepsinden bir şeyler kapabiliriz. Tek bir şeye yoğunlaşma. Nereden ne kadar fayda sağladığını hesap et ve ona yoğunlaş ama diğerlerini de es geçmemeye dikkat et.

Aksanlı Konuşmak Marka Giyinmek Gibidir. Olsa İyidir, Olmasa Önemsiz.

Aksan senin için ne kadar önemli bilmiyorum ama Türkçede bile farkındaysan her yörenin kendine göre bir konuşma aksanı, ağzı mevcut ve neticede hepimiz anlaşabiliyoruz. Bu yüzden aksanlı olmaya yüksek efor sarf etmek verimini düşürebilir. Odağını değiştir.

Araştırmamak.

Araştırmanın önemi için ayrı bir konu bile yazabilirim. Ama ana fkiri olarka araştırma yapmadan bir çalışma planı oluşturamazsınız. Sadece İngilizce için değil kendini de geliştirmek için her zaman araştırmanı öneririm. Aklına takılanı direkt olarak Google amcaya sorabilirsin. Çok basit ve çok verimli bir hareket olacaktır.

Bir Kursa Git.

Evde tek başına bir yere kadar ilerleyebilirsin. Belirli bir aşamaya daha hızlı gelmek istiyorsan bir genel ingilizce kursuna git. İstersen online ingilizce kurslarını yada programlarını araştırabilirsin.

Yazıya nokta koyduğum son paragrafımda bu maddelere daha çok dikkat edersen gerçekten başarılı olacağını gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Çok kasma. İngilizcenin Türkçe gibi sadece bir dil olduğunu unutma. Üstesinden gelemeyeceğin bir fizik teoremi değil. Sağlıcakla kal.

Faydalı mı?

Yazımız faydalı mı? Eğer faydalı ise aşağıdaki yazılarımızı da beğenebilirsiniz;

• İngilizce Kelimeler
• Kolay İngilizce Öğrenmek İçin 101 Öneri